HİKAYE
Anlat hikayeni, ben dinlerim diyor tüketici!
İnsanlar hikayeleri seviyor, onları dinlemeyi seviyor, beynen ve kalben hikaye dinlemeye eğilimliler.
Ama markalar bıkmadan usanmadan aynı hikayeleri, sıradan anlatımlarla anlatıyor. Kahvenin yanına eşlik edebilecek sıcaklıkta hikayeler yok denecek kadar az. Sonunu bildiğimiz hikayeler, sıkıcı anlatımlar, kopyalanmış senaryolar insanları cezbetmiyor.
Hikaye anlatımından hikaye tasarımına geçiş yapan pazarlamada hikaye kavramı gün geçtikçe önemini artırıyor. Bugün okuduğum birkaç makale ve kitap düşüncelerimi onaylar nitelikte öğretiler kazandırdı bana.
Tüketici hikayenin dinleyeni olmaktan öte bir parçası olmalı, çoklu medya yani geleneksel ve dijital iletişim kanalları birlikte kullanılmalı, her daim karşılıklı etkileşim yaşanmalı diyor.
Hikaye anlatmak değil, iyi hikaye anlatmak önemli diyor. Müşteriler için anlam ifade eden hikayeler anlatın diyor. Müşterilerin hikayede kendilerini bulduğu, tutarlı, inanılır, gerçekleri anlatan hikayeler onları harekete geçirir. İyi bir hikaye, müşteriler için memnuniyet kaynağıdır diyor.
E doğru diyor:)
Kommentare